Yahu sorması ayıp olmasın da... Bu nasıl bir arsa sevdasıdır ey belediye? İlçenin tapusunu el altından komşulara mı veriyoruz? Yoksa “Parsel Parsel Gönül Belediyeciliği” mi başladı haberimiz olmadan? Geçenlerde gözüm takıldı: Cevizli Mahallesi’nde bir arsa satışa çıkarılmış. 16128 ada 23 parsel. 450 metrekare. Ben de vatandaş ve gazeteci refleksiyle soruverdim: "Bunu niye satıyorsunuz, kime satıyorsunuz, neye göre fiyat biçiyorsunuz?" Ne dediler, ne çıkardık? Meğer o parsel öyle başlı başına pek bir işe yaramazmış. Ama komşu parselle birleşince “Hop!” deyip milyonlara koşuyormuş. Maltepe Belediyesi’nin kendi raporunda yazıyor bu! “Yapılaşmaya elverişli değil, ancak komşuyla birleşirse değerlenir.” Yani bizim belediye ne yapıyor? İnşaat yapılmayacak parseli, tam da yan parsel sahibine uygun hale getiriyor. Rantı transfer ediyor. Kamu malını özel değere dönüştürüyor. Ben de diyorum ki: "Pardon ama bu neyin zekâsı? Madem bu kadar değerli olacak, neden bekleyip değerini yükseltip satmıyorsunuz? Yoksa ‘komşuya kıyak’ kontenjanı mı dolacak?"  Usul ne? Usul... hah! Kapalı teklif usulüyle satış yapılıyor. Yani kimse duymasın, bilen alsın. Rant bizim, halka reklam. Muhammen bedel 27 milyon TL. Ama bölge fiyatlarına bakıyorsun, “Bunu alsan 3 kata satarlar.” Bu nasıl hesap? Excel’i ters mi çevirdiniz? Kıymet Takdir Komisyonu kurmuşsunuz, ama herhalde “kıymeti” komşunun cüzdanına göre takdir etmişsiniz.  Kim haklı? Belediye ne diyor biliyor musunuz? “Efendim satışa engel yok. Yasal hakkımız. Kapalı teklif usulü 2886 sayılı kanuna göre normal. Komisyon fiyatı belirledi. Eee?” Yani bize düşen "Hayırlı işler, güle güle kullanın!" demek. Ama pardon beyler... Ben vatandaşım. Ben gazeteciyim. Ben soru sorarım. “Bu arsa tek başına işe yaramıyorsa, neden satıyorsun?” “Satıyorsan neden ucuza satıyorsun?” “Satıyorsan neden kapalı kapılar ardında satıyorsun?” “Bu işin sonunda kim kazanacak, halk mı, müteahhit mi?” Bunları sormak için profesör olmaya gerek yok. İki göz, bir vicdan, biraz da Maltepe sevgisi yeter. Finalin adı: Yargı. Ben belediyeye, “Bu işte kamu zararı oluşur” dedim. Onlar, “Yok biz yasalız” dedi. Ben de diyorum ki: “Yasa başka, kamu yararı başka şeydir. Hakkınız olabilir ama haklı mısınız, işte onu YARGI belirler.” Yani ben demiyorum “ben haklıyım.” Ama bu işte bir koku varsa, onu koklayacak burunlar yargıdadır. Ben sadece buradayım. Kayda geçiyorum.  Maltepe bizim, çivi sizden Ey belediye yetkilileri... Arsa satarken parselin yanındaki komşuya bakıyorsunuz da, bir de arkanızdaki halka bakın. Orası Maltepe. Betona gömülmüş mazlum bir halkın mahallesi. Arsa satarken fatura halka çıkmasın. Ben gazeteciyim, sorarım. Ben vatandaşım, unutmam. Satarsınız, geçer sanırsınız. Ama unutmayın: Maltepe halkı uyumaz. Sadece sinirini mizaha dönüştürür.