Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Ersoy Hastanesi
Ömer ŞAHİN
Köşe Yazarı
Ömer ŞAHİN
 

Mikrofonla Değil, Hizmetle Konuşun!

Bolu halkı, yollar düzelsin, parklar yeşersin, şehir nefes alsın vb. diye Tanju Özcan'ı seçti. Peki Tanju Bey ne yaptı? Şehir yönetmek yerine televizyon ekranlarını yönetmeye başladı! Bolu’da sokak lambaları sönük, kaldırımlar çukur içinde; ama Tanju Özcan ekranlarda parlıyor! Soralım: Bolu'ya mı hizmet ediyor, yoksa kendi siyasi geleceğini mi parlatıyor? İşte tam bu yüzden, keşke bir kanun çıksa: "Bir belediye başkanı, şehri tam anlamıyla hizmetle donatmadan ulusal siyasete soyunamaz" diye açık bir madde konsa... Bağımsız bir denetim kurulu da her ay şehirlerin hizmet performansını ölçse.İşte o zaman kim gerçek belediyeci, kim televizyon yıldızı hemen ortaya çıkar! Çünkü halkın derdi akşam saatlerinde reyting rekorları kırmak değil; Güvenli yollar, temiz parklar ve çalışan bir şehir düzeni! Sayın Başkan, hatırlatmakta fayda var: Mikrofon taşıyan çok, hizmet taşıyan az! Televizyonda konuşmak kolaydır; kaldırımda yürüyen vatandaşı mutlu etmek zordur. Önce Bolu, sonra ekranlar. Önce görev, sonra siyaset!   Devlet mi Ekrem İmamoğlu mu? Şimdi bazıları çıkmış diyor ki: "Yahu kardeşim, Devlet durduk yere İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'na operasyon çeker mi? Elden delil olmadan İstanbul gibi bir şehre dokunmak, akıl kârı mı?" Güzel düşünce. Masumane. Hatta biraz fazla pembe. Ama hadi gerçeklere gelelim. Bu devlet var ya bu devlet, öyle kapı kapı dolaşıp "Ayıp olmasın" diye izin isteyecek bir devlet değil. Bu devlet, isterse gelir, kapıyı tekmeyle açar, kahveni bile sana sordurmadan içer. Çünkü bu devletin adı "Devlet". Kendine göre haklı, kendine göre güçlü, kendi cebinde Anayasa’sı var, kanunu var, savcısı var, polisi var. Hatta gerekirse hukuku da kendi evrak çantasından çıkarır! Şimdi gelelim meseleye: Ekrem İmamoğlu. İstanbul gibi bir altın kenti yönetiyor. Haliyle, gözler üstünde. Birilerinin kafasında şu denklem hep dönüyor: "İstanbul'u alan, Türkiye'yi alır." E peki, bu durumda devlet dediğin yapının oturup "Aman yanlış anlaşılır" diye tereddüt edeceğini mi sanıyorsunuz? Devlet, işine geldi mi şunu der: "Önce alırız, sonra gerekçesini yazarız." Bak kardeşim, mesele şudur: Devletin terazisi varsa, ipi de vardır. Bazen tartar, bazen çeker. Sen ipi boynunda hissedinceye kadar, her şey normalmiş gibi görünür. O yüzden mesele, devletin mi haklı olduğu, Ekrem'in mi masum olduğu değil. Mesele şudur: Devlet her zaman bizim babamız gibidir. Bazen serttir, bazen adaletsiz görünür, bazen de canımızı yakar. Ama en sonunda, evin direğidir. O devrilirse, altında kalan da biz oluruz. İster sevelim ister eleştirelim; devlet, bir evlat gibi saygıyı eksik etmeden mücadele edeceğimiz bir gerçektir. Şimdi size bırakıyorum: Devlet mi? Ekrem İmamoğlu mu? Yoksa her zamanki gibi “kendi ayağına kurşun sıkan bizler mi?”
Ekleme Tarihi: 27 April 2025 - Sunday

Mikrofonla Değil, Hizmetle Konuşun!

Bolu halkı, yollar düzelsin, parklar yeşersin, şehir nefes alsın vb. diye Tanju Özcan'ı seçti.

Peki Tanju Bey ne yaptı?

Şehir yönetmek yerine televizyon ekranlarını yönetmeye başladı!

Bolu’da sokak lambaları sönük, kaldırımlar çukur içinde; ama Tanju Özcan ekranlarda parlıyor!

Soralım:

Bolu'ya mı hizmet ediyor, yoksa kendi siyasi geleceğini mi parlatıyor?

İşte tam bu yüzden, keşke bir kanun çıksa:

"Bir belediye başkanı, şehri tam anlamıyla hizmetle donatmadan ulusal siyasete soyunamaz" diye açık bir madde konsa...

Bağımsız bir denetim kurulu da her ay şehirlerin hizmet performansını ölçse.İşte o zaman kim gerçek belediyeci, kim televizyon yıldızı hemen ortaya çıkar!

Çünkü halkın derdi akşam saatlerinde reyting rekorları kırmak değil; Güvenli yollar, temiz parklar ve çalışan bir şehir düzeni!

Sayın Başkan, hatırlatmakta fayda var:

Mikrofon taşıyan çok, hizmet taşıyan az!

Televizyonda konuşmak kolaydır; kaldırımda yürüyen vatandaşı mutlu etmek zordur.

Önce Bolu, sonra ekranlar.
Önce görev, sonra siyaset!

 

Devlet mi Ekrem İmamoğlu mu?

Şimdi bazıları çıkmış diyor ki:

"Yahu kardeşim, Devlet durduk yere İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'na operasyon çeker mi? Elden delil olmadan İstanbul gibi bir şehre dokunmak, akıl kârı mı?"

Güzel düşünce. Masumane. Hatta biraz fazla pembe.

Ama hadi gerçeklere gelelim.

Bu devlet var ya bu devlet, öyle kapı kapı dolaşıp "Ayıp olmasın" diye izin isteyecek bir devlet değil. Bu devlet, isterse gelir, kapıyı tekmeyle açar, kahveni bile sana sordurmadan içer. Çünkü bu devletin adı "Devlet". Kendine göre haklı, kendine göre güçlü, kendi cebinde Anayasa’sı var, kanunu var, savcısı var, polisi var. Hatta gerekirse hukuku da kendi evrak çantasından çıkarır!

Şimdi gelelim meseleye:

Ekrem İmamoğlu.

İstanbul gibi bir altın kenti yönetiyor. Haliyle, gözler üstünde.

Birilerinin kafasında şu denklem hep dönüyor:

"İstanbul'u alan, Türkiye'yi alır."

E peki, bu durumda devlet dediğin yapının oturup "Aman yanlış anlaşılır" diye tereddüt edeceğini mi sanıyorsunuz?

Devlet, işine geldi mi şunu der:

"Önce alırız, sonra gerekçesini yazarız."

Bak kardeşim, mesele şudur:

Devletin terazisi varsa, ipi de vardır.

Bazen tartar, bazen çeker.

Sen ipi boynunda hissedinceye kadar, her şey normalmiş gibi görünür.

O yüzden mesele, devletin mi haklı olduğu, Ekrem'in mi masum olduğu değil.
Mesele şudur:

Devlet her zaman bizim babamız gibidir.

Bazen serttir, bazen adaletsiz görünür, bazen de canımızı yakar.

Ama en sonunda, evin direğidir. O devrilirse, altında kalan da biz oluruz.

İster sevelim ister eleştirelim; devlet, bir evlat gibi saygıyı eksik etmeden mücadele edeceğimiz bir gerçektir.

Şimdi size bırakıyorum:

Devlet mi? Ekrem İmamoğlu mu?
Yoksa her zamanki gibi “kendi ayağına kurşun sıkan bizler mi?”

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve oncememleket.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.