İhale Süreçlerinde Sorumluluk: Kim, Ne Kadar Hesap Vermeli?
Belediyelerde yapılan mal ve hizmet alımları, özellikle çöp toplama, araç kiralama gibi yüksek bütçeli ihaleler, kamu kaynaklarının en görünür kullanım alanlarından biridir. Bu süreçlerde sorumluluk yalnızca teknik bir görev değil; aynı zamanda hukuki, etik ve vicdani bir yükümlülüktür. Ancak uygulamada sıkça karşılaşılan tablo şudur: Yetki devri yapılmış, imza başkasına ait, süreç teknik birimlerde yürütülmüş… Peki bu, sorumluluğu ortadan kaldırır mı?
Belediye Başkanı: Nihai Sorumlu
5393 sayılı Belediye Kanunu, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi Kanunu, 4483 sayılı Memurların Yargılanması Hakkında Kanun ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu açıkça belirtmektedir: Yetki devri yapılmış olsa bile, ihale sürecini etkileyen fiiller varsa belediye başkanları cezai sorumluluktan muaf değildir. Mevzuatta “başkan sorumsuzdur” diyen bir düzenleme yoktur. İlçe belediyesinin en yüksek tutarlı ihalelerinin başkanın bilgisi, gözetimi ve denetimi dışında yapılması hukuken ve fiilen mümkün değildir.
Başkanın imzası olmasa bile, sürece dair bilgi sahibi olması, yönlendirmesi veya ihmali varsa, bu durum sorumluluğu doğurur. Kamu zararına yol açan bir işlemde “haberim yoktu” savunması, hukuki karşılık bulmaz.
Başkan Yardımcıları: Sürecin Yönlendirici Aktörleri
Başkan yardımcıları, müdürlüklerden sorumlu olduklarında ihale süreçlerine doğrudan dahil olurlar. Sayıştay kararları, “uygun görüşle arz eden” başkan yardımcısının dahi kamu zararında sorumlu tutulabileceğini göstermektedir. İmza, onay, yönlendirme veya ihmalle sürece dahil olmuşlarsa, hem idari hem mali hem de cezai sorumlulukları doğar. Görev tanımı ve yetki devri, sorumluluğu sınırlandırmaz; aksine sürece katılımı belgeleyen her işlem, sorumluluğu pekiştirir.
Müdürler: Teknik ve İdari Uygulayıcılar
İhale dosyasını hazırlayan, şartnameyi yazan, teklifleri değerlendiren müdürler sürecin teknik omurgasını oluşturur. Ancak teknik olmak, sorumsuz olmak anlamına gelmez. Müdürün ihmali, yönlendirmesi veya kasıtlı tercihi kamu zararına yol açıyorsa, doğrudan sorumluluk doğar. 5018 sayılı Kanun’a göre, kamu zararında “kusur sorumluluğu” esastır. Yani zarar ile eylem arasında bağ varsa, sorumluluk kaçınılmazdır.
Sorumluluk Zinciri Kırılmaz
Kamu ihale süreçleri bir zincirdir. Zincirin her halkası — başkan, Başkan yardımcısı, müdür — kendi rolü oranında sorumludur. Şeffaflık, sadece mevzuata uygunlukla değil, aynı zamanda etik bir yükümlülüktür. “Benim imzam yoktu” savunması, sürece fiilen dahil olanlar için geçerli değildir. Kamu vicdanı, sorumluluktan kaçan değil, hesap veren yöneticiler ister.