Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Ersoy Hastanesi

Araba Vergiye Boğulurken Yatlar Vergiden Muaf

Güncel (ÖM) - Önce memleket Gazetesi | 27.07.2025 - 21:21, Güncelleme: 27.07.2025 - 21:35 846 kez okundu.
 

Araba Vergiye Boğulurken Yatlar Vergiden Muaf

Lüks yatlar ve teknelere 2017’den bu yana %0 ÖTV uygulanırken, otomobil sahibi olmak isteyen vatandaşlar %70’e varan vergi yükü altında eziliyor. Vergi sistemindeki bu çelişki, adalet ve eşitlik tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Türkiye’de milyonlarca vatandaş otomobil alırken yüksek Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ödemek zorunda kalırken, lüks yatlar, kotralar, tekneler ve gezinti gemileri için yıllardır sıfır oranında ÖTV uygulanıyor. 2017 yılında yayımlanan 2017/9759 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile bu deniz araçlarının ÖTV oranı %0 olarak belirlenmişti. Bu uygulama, 2025 itibarıyla hâlâ yürürlükte. Mevcut durumda, içten yanmalı bir otomobil satın almak isteyen bir vatandaş, aracın değerine göre %45’ten başlayıp %220’ye kadar çıkan ÖTV oranlarıyla karşı karşıya kalıyor. Buna ilave olarak KDV, kayıt ve tescil ücretleri gibi ek maliyetler de devreye giriyor. Örneğin 1 milyon TL değerinde bir otomobil, vergi yüküyle birlikte neredeyse 2 milyon TL’ye ulaşabiliyor. Buna karşılık, fiyatı milyonlarca lira olan yatlar ve tekneler sıfır ÖTV ile satılabiliyor. Söz konusu düzenleme, ÖTV Kanunu’na ekli (II) sayılı listedeki “8703.21.10.00.11 Gemi, tekne ve diğer taşıtlar” başlığı altında değerlendiriliyor. Aynı kapsamda bu araçlar için KDV oranı da yalnızca %1 olarak uygulanıyor. Bu durum, vergi adaleti ve kamu maliyesinin öncelikleri konusunda kamuoyunda ciddi tartışmalara neden oluyor. Gelir dağılımının giderek bozulduğu bir dönemde, geniş kitlelerin temel ulaşım ihtiyacı olan otomobillerden yüksek vergi alınırken, lüks segmentte yer alan deniz araçlarına vergi muafiyeti tanınması tepki çekiyor. Vergi sisteminin sadeleştirilmesi ve adaletin sağlanması yönünde sık sık çağrılar yapılsa da, bu alandaki uygulamada değişiklik yapılmış değil. Yat sahipleri vergi muafiyetinden faydalanmaya devam ederken, dar ve orta gelirli vatandaşlar temel taşıt ihtiyaçları için dahi ağır bir vergi yükünü omuzlamak zorunda kalıyor. Özetle, vergilendirme sisteminde "lüks için sıfır, ihtiyaç için yüksek vergi" yaklaşımı, sosyal adalet ilkesine dair soru işaretlerini büyütüyor.    
Lüks yatlar ve teknelere 2017’den bu yana %0 ÖTV uygulanırken, otomobil sahibi olmak isteyen vatandaşlar %70’e varan vergi yükü altında eziliyor. Vergi sistemindeki bu çelişki, adalet ve eşitlik tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Türkiye’de milyonlarca vatandaş otomobil alırken yüksek Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ödemek zorunda kalırken, lüks yatlar, kotralar, tekneler ve gezinti gemileri için yıllardır sıfır oranında ÖTV uygulanıyor. 2017 yılında yayımlanan 2017/9759 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile bu deniz araçlarının ÖTV oranı %0 olarak belirlenmişti. Bu uygulama, 2025 itibarıyla hâlâ yürürlükte.

Mevcut durumda, içten yanmalı bir otomobil satın almak isteyen bir vatandaş, aracın değerine göre %45’ten başlayıp %220’ye kadar çıkan ÖTV oranlarıyla karşı karşıya kalıyor. Buna ilave olarak KDV, kayıt ve tescil ücretleri gibi ek maliyetler de devreye giriyor. Örneğin 1 milyon TL değerinde bir otomobil, vergi yüküyle birlikte neredeyse 2 milyon TL’ye ulaşabiliyor.

Buna karşılık, fiyatı milyonlarca lira olan yatlar ve tekneler sıfır ÖTV ile satılabiliyor. Söz konusu düzenleme, ÖTV Kanunu’na ekli (II) sayılı listedeki “8703.21.10.00.11 Gemi, tekne ve diğer taşıtlar” başlığı altında değerlendiriliyor. Aynı kapsamda bu araçlar için KDV oranı da yalnızca %1 olarak uygulanıyor.

Bu durum, vergi adaleti ve kamu maliyesinin öncelikleri konusunda kamuoyunda ciddi tartışmalara neden oluyor. Gelir dağılımının giderek bozulduğu bir dönemde, geniş kitlelerin temel ulaşım ihtiyacı olan otomobillerden yüksek vergi alınırken, lüks segmentte yer alan deniz araçlarına vergi muafiyeti tanınması tepki çekiyor.

Vergi sisteminin sadeleştirilmesi ve adaletin sağlanması yönünde sık sık çağrılar yapılsa da, bu alandaki uygulamada değişiklik yapılmış değil. Yat sahipleri vergi muafiyetinden faydalanmaya devam ederken, dar ve orta gelirli vatandaşlar temel taşıt ihtiyaçları için dahi ağır bir vergi yükünü omuzlamak zorunda kalıyor.

Özetle, vergilendirme sisteminde "lüks için sıfır, ihtiyaç için yüksek vergi" yaklaşımı, sosyal adalet ilkesine dair soru işaretlerini büyütüyor.

 
 
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve oncememleket.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.